Hristiyan Suriyeli anne Mehe, Beşşar Esed rejiminin yıkılmasının ardından Suriye halkının tek vücut olarak ayağa kalkmak istediğini söyledi.
Oğullarından birini rejimin suçlamalarından korumak için Irak’a gönderen Mehe ile eşi, Halep‘teki evlerinde 13 yıldır yalnız yaşıyor. Acılı annenin evinde, onu evlatlarına bir nebze kavuşturan fotoğraflardan başka bir şey kalmadı.
Ülkede 61 yıl süren Baas rejiminin devrilmesi, aileye oğullarına tekrar kavuşma yolunda umut oldu. Mehe ile eşi, çocuklarının ana vatanlarına dönmesini dört gözle bekliyor.
Hristiyan aile, Noel ve yeni yılı kutlamak için evlerinin köşesinde küçük bir çam ağacını süslerken bu, onlar için yeni bir başlangıcı simgeliyor.
Son 13 yılın tüm Suriyeliler için zor geçtiğini vurgulayarak savaş, bombalar, terör, korku, hizmetlerin yokluğu gibi olayların halkın dayanma gücünü son derece zorladığını dile getiren Mehe, evlatlarını beklerken duygularını ve umutlarını AA muhabirine anlattı.
Bu dönemin Suriyelilerin dağılmasına ve göç etmesine neden olduğunu hatırlatan Mehe, ikisi de üniversite mezunu olan oğullarının farklı gerekçelerle Esed rejiminin zulmüne uğramamak için yurt dışına çıkmak zorunda kaldığını belirtti.
“Halep’in kurtuluşu hepimiz için büyük bir sürprizdi”
“Halep’in kurtuluş günü hepimiz için büyük bir sürprizdi. Başta korku ve endişe hissettik. Yeni bir savaşın, bombalamaların ve göçün başlangıcı olacağını düşündük.” diyen Mehe, gerçeğin ise çok farklı olduğunu ve tüm Suriye’nin “kurtulduğunu” vurguladı.
Başlangıçtaki endişeleri için “hayatta her değişimin beraberinde bir miktar korkuyu” getirdiğini dile getirdiği yorumunu yapan Mehe, “Hayat her anlamda iyileşti. Artık önemli olan, Suriyeliler olarak birbirimize destek olmamız ve birlik içinde hareket etmemiz.” ifadelerini kullandı.
“Eski korkularımız geride kaldı”
Mehe, halkın artık daha iyisini beklediğini belirterek “Bölünmelerin, silahlı grupların olmadığı bir gelecek umuyoruz. Tek vücut tek millet olarak ayağa kalkmak ve yeniden inşa olmak istiyoruz. Korkumuz yalnızca bölünmelere yöneliktir, yoksa eski korkularımız geride kaldı.” diye konuştu.
Durumlarının diğer Suriyelilere kıyasla daha iyi olduğunu söyleyen Mehe, Esed rejimi ve iç savaş döneminde çocuklarını kaybedenler, evlerinden sürülenler ve çocukları eğitim alamayan aileler için çok üzüldüğünü vurguladı.
Ameliyat gerektiren bir sağlık sorunu olduğunu anlatan Mehe, eşinin de hastalandığını ancak başkalarının, onlardan çok daha büyük acılar yaşadığını dile getirdi.
“Suriyeli vatandaşların da başı dik bir şekilde yaşamalarını temenni ediyoruz”
Mehe, Hz. İsa’nın doğum günü kabul edilen Noel’e işaret ederek şunları kaydetti:
“Çünkü o (Hz.İsa) tüm insanlığa barış mesajı gönderen bir elçiydi. Onun mesajı sadakati, gerçeği öğrenmeyi ve herkes için barışı içeriyordu. Özellikle çocuklar için barışı severdi. Biz onun doğum gününü en öncelikli şekilde kutlayacağız. Dekorasyonlarımız onun onuruna yapılan bir kutlamayı temsil edecek. Yeni yıl kutlamaları ise ikinci sırada gelir çünkü bu, sadece miladi yılın başıdır. En önemli kutlama, Hz. İsa’nın barış ve huzur çağrısı yaptığı doğum günüdür. O, ne kan dökülmesini ne de hapisleri ya da çocukların üzülmesini kabul ederdi.”
Gelecek günlerin tüm Suriyelilere mutluluk getirmesini umduğunu aktaran Mehe, gelecek yıllarda halkın çocuklarıyla kutlamalar yapmasını diledi.
Mehe, herkesin dileklerinin ve hayallerinin gerçekleşmesini istediğini vurgulayarak “Suriyeli vatandaşların da başı dik bir şekilde yaşamalarını temenni ediyoruz.” diye konuştu.