Stefanos Stefanu başkanlığındaki Rum AKEL partisi heyeti, Zeki Çeler başkanlığındaki Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) heyetiyle görüştü.
TDP Genel Merkezinde saat 10.00’da başlayan görüşme bir saat sürdü; görüşme sonrası TDP Genel Başkanı Zeki Çeler ve AKEL Genel Sekreteri Stafanos Stefanu açıklama yaptı.
-Çeler
TDP Genel Başkanı Zeki Çeler, görüşmede Ada’da ve Ortadoğu’da yaşanan gelişmelerin de ele alındığı toplantıda, hem Kıbrıs adası özelinde hem de dünyada barışın önemine dikkat çekildiğini kaydetti.
Türkiye ve Yunanistan arasındaki görüşmeler ve iş birliklerinin artmasının Ada’da barışa ulaşılabilmesine yönelik umut verici olduğunu kaydeden Çeler, bu anlamda, Ada’nın yeniden bir barış adası olabilmesi, insanların eşit demokratik haklarla, uluslararası hukuk çerçevesinde yaşayabilmesi adına TDP’ye benzer düşüncelere sahip partilerle bir araya gelme kararı verdiklerini kaydetti.
AKEL’in karma evliliklerden doğan Kıbrıslı Türk çocukların vatandaşlık sorunuyla ilgili attığı adımların da görüşmede ele alındığını aktaran Çeler, Kıbrıs’ta barışın, diyaloğun ve birlikte çalışmanın önemine dikkat çekti.
TDP Genel Başkanı olarak AKEL’le ilk görüşmesi olduğunu da anımsatan Çeler, ikili diyaloğu sürdürmenin önemine vurgu yaptı ve “Bizim gidecek başka bir yerimiz yoktur, bu adada barış, huzur içinde yaşamamız en önemli geleceğimiz olacaktır.” şeklinde konuştu.
-Stefanu
AKEL Genel Sekreteri Stefanos Stefanu ise görüşmede yaptığı açıklamada, bugünkü görüşme için gerek TDP’ye, gerekse AKEL’e teşekkür etti.
Stefanu, her iki partinin de Kıbrıs sorununun iki toplumlu ve iki bölgeli, siyasi eşitlik zeminindeki federasyon çözümü, mevcut çıkmazın aşılmasıyla, gösterilen çabaların tamamlanması adına ortak bir vizyona sahip olduğuna işaret etti.
TDP ile yaptıkları görüşmenin oldukça ilgi çekici bir döneme denk geldiğini kaydeden Stefanu, bir yandan New York’ta yapılan gayrıresmi üçlü görüşmede yeni geçiş kapılarının açılması için diyalog başlatılmasının gündeme geldiğini, diğer taraftan da Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres’in, gayrıresmi beşli toplantı yapılmasına yönelik inisiyatif üstlendiğini hatırlattı.
AKEL’in bu konudaki görüşünün çok net olduğunu ve bu görüşü, daha önce de birçok kez dile getirdiklerini söyleyen Stefanu, AKEL’in, müzakerelerin 2017’de Crans Montana’da kaldığı yerden, müzakere müktesebatı muhafaza edilerek devam etmesi ve askıda olan konuların “Guterres Çerçevesi” zemininde tartışılmasını savunduğunu dile getirdi.
Stefanu, TDP ile, “her iki toplumda, 2017’den bu yana Kıbrıs sorununda bir hareketlilik yaşanmaması nedeniyle hâkim olan kötümserlik havasını göz önünde bulundurarak Kıbrıs Türk ve Rum toplumunun çözüme yönelik harekete geçirilmesini” konuştuklarını belirtti.
Görüşmede, Kıbrıs sorununu mutlak etkileyen Ortadoğu’daki gelişmeleri de ele aldıklarını ifade eden Stefanu, iki partinin, İsrail’in Filistin aleyhinde izlediği soykırım politikasını kınadığını ifade etti.
Stefanu, iki partinin ayrıca, Yunanistan ile Türkiye arasında başlatılan olumlu diyaloğun Kıbrıs sorununda çözüme ulaşılmasına katkıda bulunacağına inandığını da belirtti.